Turgay Demirel: "Dünya'nın en başarılı basketbol federasyonuyuz"

HTSPOR / Gökhan TÜRE

Basketbolda 23 yıldır sürdürdüğü ve başarıdan başarıya koştuğu Türkiye Basketbol Federasyonu’ndaki başkanlık görevini dün itibarıyla sona erdiren Turgay Demirel, ‘istikrar abidesi’ olarak sivrildiği çeyrek asırlık misyonunu tamamlamanın huzurunu yaşıyor. FIBA Avrupa Başkanı ve FIBA Dünya Başkan Yardımcısı Turgay Demirel, dün itibarıyla sona eren 23 yıllık Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanlığı macerasını Habertürk’e yorumlarken, FIBA Avrupa Başkanı olarak yeni misyonundan TBF’deki başkanlık seçimine, ULEB ile yaşadıkları çekişmeden Türk basketbolunun geleceğine dair birçok konuya açıklık getirdi. İşte potada 20 yılda yaşanan müthiş gelişime öncülük eden Demirel’in ağzından satır başları ve detaylar:

‘TBF’Yİ YÖNETMEK DAHA ZOR’

“FIBA Avrupa Başkanı olarak 1 yıllık tecrübeme dayanarak söylüyorum. TBF Başkanlığı her bakımdan çok daha önemli ve zorlu bir görev. TBF’de 1992’de göreve başladığımda neredeyse 3 kişilik bir federasyon devraldık. Bütçesi sadece kamudan gelen 500-600 bin dolarlık bir federasyondu. 1992 yılına baktığımızda basketbolun da durumu ortadaydı. Bugün bünyesinde 100’e yakın kişinin çalıştığı, Avrupa ve Dünya’nın önde gelen federasyonlarından biriyiz. Her ikisinde de şartlar çok farklı. TBF olarak bu noktaya gelirken yaşadığımız zorluklar, sıkıntılar tabii ki FIBA ile kıyaslanamaz. Kısacası TBF’yi yönetmek, FIBA’yı yönetmekten çok daha zor ve yıpratıcı. Ama 20 yılda geldiğimiz nokta zoru başardığımızı gösteriyor. Dünya’nın en başarılı federasyonu olarak gösteriliyoruz”

‘BASKETBOL KADERİM OLDU’

“Tabii ki 23 yıl çok uzun bir süre. Bu benim düşündüğüm, planladığım bir süreç değildi. Benimle beraber o dönemleri yaşayanlar, yönetimde olanlar çok iyi biliyorlar. Başkan olmak için de hiçbir planım yoktu. 1. yıl sonunda bırakmak gibi güçlü bir istek vardı içimde. Ama basketbol bir anlamda kaderim oldu. Süreç uzun sürdü ama çok da büyük başarılarla dolu oldu. Türk basketbolu gerçekten Dünya’da örnek gösterilecek bir gelişme gösterdi.”

‘DÜNYA LİTERATÜRÜNE GEÇTİK’

“Türkiye’nin basketbolda Dünya’nın güç merkezlerinden biri haline gelmesi stratejik planlarımız çerçevesinde gerçekleşen şeylerdi. Son 3 yılda 4 kez Avrupa şampiyonu olan, Avrupa’da altyapılarda örnek gösterilen ekol haline geldi Türk basketbolu. Avrupa’da imrenerek izlenen bir çıkış içindeyiz. En çok gelişme gösteren federasyon olarak Dünya literatürüne girdik. Bunların hepsinin başındaki başkan olmak beni tabii ki gururlandırıyor. Bu çalışmalara büyük katkı sağlayan herkese teknik, yönetici kadrolara, sponsorlara, herkese teşekkür ederim. Ben bu takımın lideriydim.”

‘BAŞARILARIMIZ TAÇLANDIRILDI’

“TBF olarak geldiğimiz nokta içeride ve dışarıda çok büyük bir takdir ve saygı ile karşılanıyor. Bizi takdir eden sessiz bir çoğunluk var. Ben de bunun bir parçası olmaktan bülyük gurur duyuyorum. Bu görevden Avrupa başkanı ve Dünya Başkan Yardımcısı olarak kendi isteğimle ayrılıyor olmam benim için de ayrı bir gurur. Benden önce de TBF uzun yıllar aynı başkan tarafından idare edildi. Fakat onun ayrılık süreci istem dışı gerçekleşmişti. Ancak benim bu şekilde gidiyor olmam da büyük anlam ifade ediyor. Yapıtıklarımızın taçlanması gibi. TBF’nin bundan sonra da uyumlu bir çalışma içinde güçlü bir yapı ile yönetiliyor olması beni gururlandırır.”

‘GÜNEŞ BALÇIKLA SIVANMAZ!’’

“Ben hiçbir zaman görev yaptığım süreçte bir kulübün lehine ya da aleyhine bir tutum içinde olmadım. Doğrular neyi gerektiriyorsa onu yaptım. Bu yüzden de farklı süreçlerde ya da ayrı süreçlerde farklı farklı kulüplerden eleştiriler aldım. Olumsuz yorumlar oldu. Medyada tabii bu tip algılamayı yaratan birkaç kişi var. Onlar tabii kişisel olarak bu konuyu sürdürdüler uzunca bir süre. Benim de bu gibi kişilerden etkilenmeyen bir yapım var. Ama ister istemez basketbolseverler farklı algılara kapıldılar. 23 yıldır benimle çalışan kişilerin de benimle ilgili düşündükleri ortada. Güneşi balçıkla sıvayamazsınız.”

‘O KOLTUKTA OTURMAK ZOR’

“Tabii ki başkanlık görevini uzun yıllar sürdürmek sadece tek tarafın isteğiyle olmuyor. Görevde kalmak için bir seçime giriyorsunuz. Buna delegeler karar veriyor. Dolayısıyla iyi iş yapmıyorsanız, insanlar verdiğiniz hizmetten memnun değilse tabii ki değişikliğe gidilir. Buna göre hareket edilir. Sadece istemek, sadece bir mevkiyi korumak için iş yapmak anlaşılır bir şey değil. Benim yaptığım şey sorumluluğumu yerine iyi getirmekti. Tabii ki bir yönetimin görevde olması için istikrar ve iyi çalışma çok önemli.”

‘BEN DEĞİL DELEGELER KARAR VERİR’

“Türkiye Basketbol Federasyonu başkanlığına aday olan Harun Erdenay, 2006’dan bu yana TBF’de önemli işlere imza attı, tecrübeler kazandı. FIBA Avrupa yönetim kuruluna seçildi. Benim Avrupa Başkanı olduğum andan itibaren de bu şansı değerlendirmek istediğini söyledi. Tabii ki edindiği tecrübe ve birikimle TBF’yi en iyi yönetebilecek isimlerden biri. Erdenay, benim göstereceğim bir aday ya da kararım değil. Buna TBF genel kurulu yani delegeler karar verecek.”

ERDENAY KOLTUĞA OTURDU

Türkiye Basketbol Federasyonu’ndaki 23 yıllık görevinden ayrılan Turgay Demirel’in yerine, Harun Erdenay başkanlığa getirildi. Erdenay yönetimindeki ilk yönetim kurulu toplantısı, 2 Nisan Perşembe günü yapılacak.

‘AVRUPA’YI DA BÜYÜTECEĞİZ’

“Avrupa basketbolunun büyümesi mümkün. Bunun için çok çalışmamız gerek. Kulüp ve federasyon başkanlarıyla görüşerek fikir alışverişinde bulunuyorum. Fransa, Rusya ve Almanya’da temaslarım oldu. Önümüzdeki süreçte Avrupa basketbolunun her bakımdan bütünlük içinde olduğu bir yapı oluşturmak amacındayız.”

‘FEDAKARLIK YAPMANIZ ŞART’

“Böyle bir görevi istikrar içinde sürdürebilmek için işinizden, ailenizden özel hayatınızdan fedakarlık yapmak zorunda kalıyorsunuz. Bazen hiç hak etmediğiniz eleştirilerle de karşı karşıya kalabiliyorsunuz. Bir hakemin bir kararı sonrası bile bu böyle olabiliyor. 1992’de değil ama bugünlerde sosyal medya denen olay sayesinde her türlü olumlu, olumsuz algı yaratılabiliyor. Ama sonuçta genel algı değişmez.”

‘ULEB’E DAVA AÇTIK’

ULEB, Eroleague ve Eurocup’ı yönetiyor. Ancak gelinen noktada kulüplerin çok memnun olmadığını, gelirlerin artmadığını görüyoruz. Maç sayısı neredeyse iki katına çıktı. Takım sayısını arttırdılar. Buna karşın gelirler 15 yılda % 10’a düştü. Euroleague, liglerin gelişimine katkı veren değil, onlarla rekabet eder bir yapıya büründü. Biz FIBA olarak, Avrupa ve Dünya Kupası elemelerinde liglere 3 ya da 4 takvim arası vereceğiz. Bu sayede Avrupa ve Dünya şampiyonalarına ilgiyi arttırmak ve seyirci çekmeyi hedefliyoruz. Bunu da Euroleague kabul etmek istemiyor. Bunun yanında ULEB, 2.5 yıldır FIBA’ya olan borcunu ödeyemiyor. Dava açtık. İlişkiler bu anlamda çok olumlu bir süreçte ilerlemiyor.”

İLKLERE İMZA ATTI

Turgay Demirel, başkanlığı süresince sayısız başarıya imza attı. Demirel döneminde 12 Dev Adam, 2001 Avrupa ve 2010 Dünya Şampiyonası’nda gümüş madalya aldı. Demirel döneminde arka arkaya 11 kez Avrupa Şampiyonası’nda yer alma başarısı gösteren Devler, Dünya Şampiyonası’nda da üst üste 4 kez mücadele etti. Potanın Perileri de Devler’den geri kalmadı. Avrupa Şampiyonası’nda 2011’de gümüş alan milliler, 2013’te ise Türkiye’ye bronz madalya getirdi. 2012 Londra Olimpiyatları’nda tarihinde ilk kez mücadele eden milli takım, 5.’liği elde etti. Periler, 2014 Dünya Şampiyonası’nda ise 4. sırada yer aldı. Demirel döneminde Türkiye erkekler ve kadınlarda Avrupa ve Dünya kupalarını organize eden ilk ve tek ülke olarak sivrildi. FIBA Avrupa başkanlığına 17 Mayıs 2014’te 8 oya karşı 40 oyla seçilen ve bu göreve gelen ilk Türk olan Demirel, 13 Eylül 2014’te ise FIBA Dünya Başkan Yardımcısı olmuştu.