"Derbinin hakemi..."
HTSPOR yazarı Bülent Yavuz haftanın oynanan maçlarını değerlendirdi
Fenerbahçe şampiyon oldu artık. Helal olsun. Bu sezon gerçekten ışıl ışıl parladılar. Gerek takım oyunu olarak gerek bireysel yetenek olarak gerek ofans gerek defans gerek orta saha adeta şaha kalktı.
Rakiplerine büyük fark ettı. Bitime 5 hafta kala şampiyonluğunun neredeyese ilan etmek üzere. Tebrik ediyorum. Avrupa'da olamayışı gerçekten bu koşullarda inanılmaz ve kabul edilemez bir eksikliktir. Tabiki futbolda kırk yılda bir olsa da böyle bir şansızlık yaşanabiliyoır. Bu hafta çok önemli bir maç oynanacak. Beşiktaş ile Fenerbahçe arasında... Öncelikle ezeli rekabet var, prestij var, ve de adı üzerinde derbi...
Beşiktaş, Fenerbahçe'yi yenerse ikinci olmak için önemli bir avantaj sağlayacak. Fenerbahçe yenerse tescilli ve resmen şampiyon olacak. MHK Başkanı Zekeriya Alp, bu maç için en formda ve gözde hakemini tayin etmelidir. Öyle olacağını da düşünüyorum. Benim adaylarım, Cüneyt Çakır ve Halis Özkahya'dır. Hüseyin Göçek çıkarsa da hiç bir şey demem.
Gelelim haftanın maçlarına:
1- Çağatay Şahan / Torku Konyaspor - Beşiktaş: Bu sezon çok önemli şanslar aldı. Zaman zaman başarılı olsa da önemli hatalar da yapmadı değil. Konya - Beşiktaş maçının 90+2. dakikasında 100 metreye yakın depar atmak her baba yiğit hakemin harcı değildir. Ama neye yarar ki... Pozisyonun yanına geliyor, Jones'a yapılan net faulü göremiyor. Ve sonra kızılcakıyamet kopuyor. Slaven Bilic'in haklı isyanı gerçekten yürekleri de parçaladı. Beraberlik golünde resmen elle oynama var. Bu golü de Çağatay Şahan iptal edemedi. Ve maalesef maçın neticesine teshir etti.
2- M. İlker Coşkun / Sivasspor - Galatasaray: 4-5 yıl önce iyi bir hakem geliyor diye düşünüyordum. Çünkü İlker'i çok iyi tanıyorum. Önemli de maçlar aldı. Ama maalesef şanslarını iyi kullanamadı. Aradan bunca zaman geçti. Tekrar kıpırdanmaya başladı. Sivasspor - Galatasaray maçı öyle azbuz bi maç değildi. Zekerya Alp'te mangal gibi yürek varmış. Bu maça İlker Coşkun'u tayin etti, hakem de başkanını mahçup etmedi.
3- Fırat Aydınus / Karabük - Akhisar: Haftalardır iyi maçlar yönetiyor. Kendine öz güvenini tekrar kazandı. Fırat gerçekten iyi hakem ama bazen böyle çıkışların arkasından performansını düşürüyor. Umarım artık bir istikrar yakalar ve hep yüksekte olur.
4- Süleyman Abay / Fenerbahçe - Antalyaspor: Bence Süper Lig'de hakettiği maçları alamıyor. Bunca tecrübe ve kalite çok daha önemli maçları getirmeliydi. MHK nihayetinde Süleyman'a çok kritik bir maç verdi. Süleyman da kabul edelim ki bu maçın üstesinden geldi. Ancak ona bir tavsiyem olacak. Dirseklerle oynamak oyuncunun gözüne, kulağına, burnuna gelecek şekilde yapılan müdahaleler mutlaka kartı gerektirir. Hele hele şiddet içeriyorsa kartın rengi mutlaka kırmızı olmalı.
5- Yunus Yıldırım / Kayserispor - Ç.Rizespor: Hakemler açıklandı Kayseri ayağa kalktı. "Vay efendim Sivas - Fenerbahçe maçından sonra Süper Lig de hiç maç almayan hakem bu maça nasıl verilir" diye. Yunus, çok tecrübeli ve bu kadroda oldukça eski bir hakem. Onlarca kritik maçlar yönetti. Tabiki bu maçın üstesinden gelecek diye MHK görev verdi. Ben olsam vermezdim. Başka bir maça tayin ederdim. Ancak Yunus Yıldırım çok başarılı bir maç yönetti ve bütün senaryoları ve dedikoduları da bu anlamda boşa çıkarttı. Sayın Zekeriya Alp'e de derin bir oh çektirdi.
6- Ali Palabıyık / Kasımpaşa - Bursaspor: Kora kor bir mücadele vardı. Pozisyonları da hayli fazlaydı. Hakem baştan standartını koydu. Maçın sonuna kadar da sağa sola yalpalamadı. Ceza alanı içersinde oldukça kritik mücadeleler vardı. Dikkatliydi. Hata yapmadı ama ceza alanı kontrolünde özellikle de yer seçiminde yalnışları var. Bu maçta bir şey olmadı ama diğer maçlarda olmaz anlamı çıkarılmamalıdır.
7- Tolga Özkalfa / Elazığspor - G.Antepspor: Kritik bir maçtı hakemin tartışılacak sadece bir kararı var. O da G.Antep lehine verdiği penaltı. Herkes yüzde 100 penaltı diyor. Ben aynı fikir de değilim. Çağlar topla oynamak istiyor. Antepli Serdar Özbayraktar rakip ile top arasına ayağını sokarak. Çağlar'ın oynamasını engelliyor. İşte orada Elazığlı oyuncunun müdahalesini görüyoruz. Burada bir faul söz konusuysa Elazığ lehine olmalı. Tartışmak isteyene hodri meydan diyorum getir pozisyonu al cevabı...
8- Volkan Bayarslan / Eskişehirspor - Trabzonspor: Son 3 haftada hem hakemlik hem de çizgi hakemliği yaptı. Buralarda pek parlak bir görüntüsü yoktu. Hatta önemli hataları da vardı. Ama MHK bunu dikkate almamış ki, ona böyle kritik bir maçı verdi. Genç hakem de yönetimiyle adeta parmak ısırttı. Verdiği iki penaltı da son derece doğruydu kurallara uygundu.
9- Barış Şimşek / G.Bİrliği - K.Erciyesspor: 29. haftanın en önemli maçlarından biriydi. FIFA kokartlı ve çok tecrübeli Barış Şimşek hani bir tabir vardır "tereyağından kıl çeker gibi" maçı temiz, pürüzsüz ve de itirazsız olarak yönetti. Sonunda da alkışı hak etti.
