Habertürk
    Takipde Kalın!
      Günlük gelişmeleri takip edebilmek için habertürk uygulamasını indirin
        Haberler Spor Futbol Diğer Oğlu tokatlansa ne hisseder? - Futbol Haberleri

        Fatih ALTAYLI / KÖŞEBAŞI / HT GAZETE

        "Dayakla terbiye diye bir şey yok artık. Ergin Ataman'ın ne oyuncusuna ne de başkasına vurmaya hakkı var. Oğluna tokat atılsa ne hisseder? Ancak ben basketbolcu kardeşimizin yaptığını da doğru bulmuyorum. Soyunma odası bir takımın yatak odasıdır.”

        - Ergin Ataman’ın öğrencisine tokat atma olayıyla ilgili ne düşünüyorsunuz?

        Bu konuda herkes bir şey söyledi. Kimi samimi, kimi değil. Ben de Sevgili Kanat Atkaya’ya instagram üzerinden bir şeyler yazdım. Önce şunu peşin peşin söyleyeyim. Dayakla disiplin, dayakla terbiye diye bir şey yok artık. Eğitimin bir parçası değil, olmamalı da. Belki anneler çocuklarına bir iki şaplak atabilir ama daha ötesi yok. Ergin Ataman’ın kimseye vurmaya hakkı yok. Oyuncusuna da başkasına da. Ancak ben G.Saraylı basketbolcu kardeşimizin yaptığını da doğru bulmuyorum. Soyunma odası bir takımın yatak odasıdır. Ergin Ataman tokat mı attı? Yapılacak şeyler belli. Yönetime gidersin şikayet edersin. Takımdan da ayrılırsın. Seni döven bir hocanın takımında oynamak istememek en doğal hakkındır. Haa zorla oynatmaya devam ederlerse o zaman federasyona kadar git. Bir şey demem.

        BABASI, HARUN’A İKİ TOKAT ATMIŞTI

        Soyunma odalarında dayak, tokat, hakaret, şiddet her yerde oluyor ne yazık ki! Sir unvanlı Alex Ferguson bile Ronaldo’nun kafasına ayakkabı atabiliyor. Stresin, yüksek adrenalinin etkisi olsa gerek. Yıllar önce Spor Sergi Sarayı’nda bir maç var. Şimdi Lütfi Kırdar Kongre Merkezi diye bilinen yer. Spor Sergi Sarayı dediysem, Beştepe gibi saray değil. Dökülen bir spor salonuydu, yaşı tutanlar hatırlar. Ya İTÜ ile G.Saray oynuyor ya da G.Saray maçından önce İTÜ’nün maçı var. Hatırlamıyorum tam. O zaman İTÜ’nün Coachu Kemal Erdenay. Oğlu Harun da takımın genç oyuncusu. Yeni A takıma çıkmış. Kemal Abi, Harun’u oyuna aldı. Harun peş peşe iki şut kaçırdı. Kemal Abi, Harun’u oyundan çıkardı ve Harun benche gelince iki tokat attı. Harun şaşkın, salondaki 4 bin kişi şaşkın. Başladık mı Kemal Erdenay’ı yuhalamaya. Adam hem koçu hem babası. Hem de binlerce kişinin önünde tokatladı oğlunu ve oyuncusunu. Bunu şundan anlatıyorum. Oyuncuya atılan tokat sevgisizliğin, garezin göstergesi değildir. Ama doğru bir şey de değildir. Atmayacaksın o tokadı kardeşim. Değil başkasının evladını, kendi evladımıza iki fiske atmaya hakkımız var mı? Kıyabilir miyiz? Birisi Ergin Ataman’ın oğlunu, kızını dövse ne hisseder, ne düşünür! Ama tabii ülkenin her tarafı şiddet olmuş. O da ayrı bir mevzu!

        ÇOK ÖFKELİYİM. BU MANYAKLIKLAR HER YERDE OLUYOR

        - Özgecan ile ilgili bütün spor dünyası bir şekilde tepkisini dile getirdi. Hükümet, muhalefet hepsi bu caniler için ortak görüşte... Siz ne söyleyeceksiniz?

        Çok öfkeliyim. Yıllardır kadına karşı şiddete yönelik çağrılar yapıyoruz bu gazetede. Başbakan’ken Erdoğan yıllarca bu konuda tek kelime etmedi. Onlarca kadın ölüyor her ay. Tecavüze, tacize uğrayanların sayısı belirsiz. Şimdi ne olduysa toplumsal bir tepki var. Öylesine var ki, bu konuda yıllarca bir tek kelam etmeyen artık Cumhurbaşkanı olan Erdoğan bile çok sert çıktı. İyiye işaret. Bunun dine, imana bağlanmasına da karşıyım, dinsizliğe, imansızlığa bağlanmasına da. Bu gibi manyaklıklar her yerde oluyor.

        LAİKLİĞE DUA EDİN

        Nihat Doğan denilen kişi abuk bir tweet atmış. Suçu laikliğe atmış. Tam anlamıyla cehalet. Ama zaten ne beklersin ki! Bazı dangalaklar bilsin ki, iyi ki laiklik var. Eğer burası hala laik bir ülke olmasa, daha da beter olurduk. Laik olmayan, şeriat yönetimlerinde tecavüz olmuyor mu? Oluyor. Hem de misliyle oluyor. Ama orada tecavüz eden değil tecavüze uğrayan suçlanıyor hep. Bakın o ülkelerde kaç kadın tecavüze uğradığı için suçlanmış, öldürülmüş. Yatın kalkın laikliğe dua edin. ‘Bu ülke laik kalsın’ diye Allah’a dua edin! Tabii bir de kadınlara. Beren Saat, Didem Soydan gibi kadınlara...

        Nihat Doğan’ın ‘paramı geri verin’ demesi çiğliğin daniskası

        -Madem yeri geldi soralım. Nihat Doğan’ın Galatasaray’dan ihracı için ne diyorsunuz?

        Şu dakikalarda yönetim bunu ele alıyor bildiğim kadarıyla. Bana göre kesin ihraç çıkar ama prosedür şöyle işliyor. Yönetim bu kararı, “Talep” olarak Disiplin Kurulu’na gönderir. Oradan da ihraç çıkarsa ilk kongrede bunun onaylanması lazım. Onaylanmazsa geçerli olmaz. Onaylanırsa geçerlilik kazanır. Nihat Doğan’ın da buna karşı yargıya gitme hakkı doğar. Gider mi, gitmez mi bilmem. Ancak “Atarsanız paramı geri verin” demesi çiğliğin daniskası. Sırf bu bile atılması için katmerli neden oluyor.

        Ünal Aysal’ın geri dönüşü Freddy’nin Kabusu-2 olur!

        “Ar damarı yoksa ya da derinden çatlamışsa dönebilir. O gün kulubü bırak kaç, sonra yeniden aday ol. Dönüşü Freddy’nin Kabusu-2, arsızlığın Everest’i olur”

        - Son günlerde Ünal Aysal’ın yeniden geri dönebileceği konusu gündeme getiriliyor. Sizce bu mümkün mü? Dönmesine siz nasıl bakıyorsunuz?

        Freddy’nin Kabusu-2 olur. Ar damarın yoksa ya da derinden çatlamışsa olabilir. Şöyle söyleyebilirim; o gün kulübü bırak kaç. Sonra hiçbir şey olmamış gibi yeniden aday ol. Arsızlığın zirvesi olur. Arsızlığın Everest’i olur.

        -Şu anda kulüp içinde gizli bir savaş var. Aysal bütçesinin ibrasının ayrı bir şekilde görüşülmesini isteyenler çoğunlukta. Yönetimde bu konuda özellikle başkan Yarsuvat kararlı. Ancak özellikle Aysal cephesi ibranın tek olması için uğraşıyor. Siz ne dersiniz? Bu bütçe ayrı mı görüşülmeli?

        İBRA, BİR SİLAH GİBİ KULLANILMAMALI

        İbra meselesini silah olarak kullanmak Ünal Aysal gibi birisi için dahi olsa bence Galatasaray’a zarar veriyor. Aysal böyle bir şeyi hak ediyor mu? Sonuna kadar ediyor. Ama mesele Ünal Aysal değil Galatasaray. Galatasaray böyle bir şeyi hak etmiyor. Ünal Aysal kendine yakışanı yaptı. Milyarları har vurup harman savurup kaçtı. O, onun kişiliğini, tıynetini gösterir. Galatasaray ise kendine yakışanı yapmalı. Ünal Aysal defterini öyle veya böyle kapatıp önüne bakmalı. Ayrıca da bu yönetimde Aysal yönetiminden gelme arkadaşlarımız var. Güvensizlik, onlara da güvensizlik olur ki, yönetimden istifa etmeleri gerekir.

        HAGI GİBİSİ GELMEZ

        - Sneijder yeni Hagi mi? Seneye MANU peşini bırakmayacak gibi gözüküyor. G.Saray ne yapmalı?

        İkisi de iyi ama hiç kimse bir Hagi değil. Bakın futbol tarihinin çok büyük oyuncuları vardır. Pele, Maradona, Zinedine Zidane gibi. Hagi de onlardan biriydi. Bunlar çok az bulunur. Bizde de Sergen o ayarda bir oyuncuydu. Ama onlar kadar hırslı olmadığı için, o düzeyde takımlarda oynamadı. Hagi çok özeldir. Az çıkar, bir daha da Galatasaray’a öylesi gelmez.

        Futbolcular ayıp etti, taraftarlar eşek başı mı!

        - Hamza hocanın, Balıkesirspor maçının ikinci yarısında yaptığı değişiklikler eleştiriliyor... Siz ne diyeceksiniz? Bir de Bruma ‘adam’ olur mu?

        Galatasaray’a çok kızgınım. Yahu 30 dakikada 3-0 yapmışsın. Yürü devam et. 6 yap, 7 yap. Taraftar coşsun. Keyif alalım. Umutlanalım, rakiplere gözdağı verelim, havaya girelim. Ama hayır. Hop duruyorlar. Ayıp... Seyirci, taraftar eşek başı mı! Yeter deyip dur. Yönetici olsam, hemen toplantı yapar, çok ağır konuşurdum. Hamza’nın değişiklikleri için bir şey diyemem. O anda ne olup bittiğini bilmiyoruz sahada. Bence Bruma ile Umut değişse daha iyi olurdu. Bruma’ya gelince... Sakatlık döneminde biri Bruma’nın el frenini çekmiş ve indirmeyi unutmuş gibi. O fişek gibi giden, uçan Bruma gitmiş. Nerede bu çocuğun hızı? Acaba yanlış bir idman mı yapıyor diye düşünüyorum. Çocuğun fizik yapısını geliştireceğiz diye hızını mı etkilediler acaba? Yahu bu futbolcu, vücut geliştirme şampiyonu değil.

        Beşiktaş, Liverpool’u madara edebilir

        - Beşiktaş ve Trabzon’un Avrupa’daki rakipleri için ne diyeceksiniz?

        Futbolda olmayacak iş yok. Beşiktaş, Liverpool kadar iyi futbol oynayan bir başka İngiliz’i, Arsenal’i madara etti bu yıl. Aynısını yapar. Gökhan Töre büyük silah, Demba Ba büyük koz. Trabzon ise Avrupa’da her zaman başka türlü oynuyor. Galatasaray gibi bir Avrupa iştahı var Trabzon’un da... Yeter ki, Ersun Yanal korkmasın. Her şey olabilir. Umutsuz değilim.

        Bizim rezalet lig mi uçsun!

        - İngiltere’deki yayın geliri uçtu. Chelsea ve MANU gibi kulüplerin bütçeleri 800 milyon Euro civarında olacak. Fransa durumu UEFA’ya taşıyacak. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz?

        İngiltere liginin yayın hakları uçmasın da bizim rezalet ligimizin yayın hakları mı uçsun! Hepimizin evinde televizyon var. Hangi maçları daha büyük keyifle izliyoruz. Tabii ki, İngiltere ligini. Dünya kimi izliyor. Tabii ki, İngiltere ligini. İyi futbol, sadece futbol nerede? İngiltere liginde. Tabii ki, uçacak. İsteyen istediği yere taşısın. Ligin iyi olacak, para edecek ki, bu paralar ödensin. Fransa ligi kalite sorununu çözmesin. Bu sorunu çözeni UEFA’ya şikayet etsin. Yok öyle şey. Şu an Avrupa’da iki buçuk lig var. İngiltere, İspanya, Almanya. Gerisi kumda oynar.

        Aklıma göre F.Bahçe kalbime göre G.Saray

        - Geçen haftaki üç büyük takımın performansını nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizin gözünüzde yarışta hangisi ağır basıyor?

        Benim gözüm göz değil ki! Ben sarı kırmızı bakıyorum. Bana göre Galatasaray ağır basıyor. Tabii kalbime göre. Aklıma göre ise Fenerbahçe. Ama belli de olmaz. Üçünün şansı eşit. İşin garibi, en iyi oynayan takım Beşiktaş’tı. Şimdi kötü oynamaya başladılar ama hala kazanıyorlar.

        Hakemlerin standartı yok

        - Beşiktaş-Bursa maçınının hakemi M.Kamil Abitoğlu, Fernandao’nun tekmesini görmedi. Zokora’nın Emre’ye attığı tekmeye de kırmızı çıkarmamıştı. Penaltı sizce penaltı mıydı? Nasıl değerlendiriyorsunuz?

        Abitoğlu’nun kafasında neler olduğunu anlamam. Ancak Beşiktaş’a penaltı verilen pozisyonun aynısı, bire bir aynısı Galatasaray maçında oldu ona penaltı çalınmadı. Ben standarda bakarım. O standart yok.

        Galiba Emre’nin içindeki şeytanı ayinle çıkardılar

        -F.Bahçe’de Emre yeniden döndü. Ancak eski agresif Emre yok gibi, daha sakin. Böyle devam eder mi?

        İnşallah eder. Saha dışında Emre şahane bir çocuktur. Terbiyeli, efendi, dünya tatlısı. Sahada ise adeta içine şeytan giriyordu. Galiba ayin yapıp sahada içine giren şeytanı çıkardılar! İnşallah bir daha da girmez.

        GÜNÜN ÖNEMLİ MANŞETLERİ